AİHM Kararları ve Anayasa Mahkemesi Kararları Bağlamında Yargı Birimlerinden Talepte Bulunulmasına Dair Dilekçe Örnekleri
- Duyurular
- Aralık 9, 2021
- 11 Dakika Okuma Süresi
AİHM tarafından Türkiye aleyhine ihlal kararları önemli tespitler içermektedir. İhlal kararlarında tespit edilen hususlar, Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca benzer konumda bulunan mağdurlar açısından da sonuç doğurmalı ve yargı birimlerince verecekleri kararlarda gözönüne alınmalıdır.
Soruşturma veya kovuşturma aşamasında dosyası bulunan, ya da kararları kesinleşmiş olan ve hakları ihlal edilen mağdurların AİHM’in ihlal kararlarını görevli ve yetkili savcılık veya mahkemelere ibraz etmeleri ve bu bağlamda talepte bulunmaları, kararlardan bu birimleri haberdar etmeleri önemlidir.
Derneğimiz tarafından, haklarının ihlal edildiğini düşünen mağdurlara katkı sunmak, dilekçe hazırlama süreçlerine destek olmak düşüncesiyle örnek dilekçeler hazırlanmıştır.
Hazırlanan dilekçelerin kısa özetlerini aşağıda bulabilir ve ilgili bağlantıdan bilgisayarınıza indirerek kullanabilirsiniz.
LÜTFEN DİKKAT!
Kullanılması düşünülen dilekçeler örnek olarak hazırlanmış olup, kullanmak isteyen mağdur veya temsilcilerinin dilekçe içeriğinde ekleme veya çıkarma yapmak suretiyle kendi durumlarına uygun hale getirmeleri gerekmektedir. Bu çerçevede özellikle dosya numarası eklemeyi, gönderilecek yargı birimini doğru seçmeyi, dilekçe sonuna isim ve tarih numarası yazmayı lütfen unutmayınız.
Bu dilekçeleri aşağıdaki linkten indirebilirsiniz:
ÖRNEK DİLEKÇE-1:
AİHM Akgün /Türkiye kararında münhasıran bu örgüt tarafından kullanıldığı ve içeriğinin de suç teşkil ettiğinin başka delillerle ispatlanmaması halinde, salt Bylock uygulamasının indirilmiş olmasının tutuklanmaya gerekçe yapılamayacağına karar vermiştir. Yargılama dosyasında Bylock verileri aleyhine delil olarak kullanılan şüpheli/sanık/mahkumların, aşağıdaki dilekçe örneğini kullanarak yetkili ve görevli yargı mercii nezdinde talepte bulunması mümkündür.
ÖRNEK DİLEKÇE-2:
AİHM Yasin Özdemir-Türkiye kararında;
– Somut delillerle bir örgüt ile kişi arasındaki bağın ispatlanması gerektiğini,
– Cebir-Şiddet içermeyen eylem ve söylemlerin örgüt faaliyeti olarak değerlendirilemeyeceğini,
– AİHS ile korunan yasal ve rutin faaliyetlerin suçlama olarak kullanılamayacağını,
– Silahlı terör örgütünün var olduğunun kesinleşmiş yargı kararı ile tespit edilebileceğini ve bu karar sonrasında kişilerin suçlanabileceğini,
– Yürütme organı tarafından yapılan silahlı örgüt tespitine dayanarak kişilerin örgüt propagandası, örgüt üyeliği vs.gibi suçlarla itham edilemeyeceğini,
Belirtmiştir.
Bu çerçevede, Gülen Hareketi’nin Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından silahlı örgüt olarak kabul edildiğine dair verdiği ilk karar 26.9.2017 tarihlidir. Dolayısıyla bu tarih öncesinde, adli makamlar tarafından kişi ve kurumlara yöneltilen silahlı örgüt ile bağlantılı suçlamalar, AİHM kararı karşısında hukuki değerini yitirecektir.
Gülen Hareketi gönüllüsü olan veya yargılama makamları tarafından bu şekilde kabul edilen kişilerin aşağıdaki dilekçeyi yetkili ve görevli yargılama merciine sunmasında önemli menfaatleri bulunmaktadır.
ÖRNEK DİLEKÇE-3:
AİHM, 14.12.2021 tarihinde gazeteci Nazlı Ilıcak’ın başvurusunu karara bağladı ve ihlal kararı verdi.
AİHM kararında, legal bir kurumda çalışılmış olmasının, daha sonra örgüt üyeliği ile suçlanan kişilerle önceden yapılan telefon görüşme HTS kayıtlarının ve tartışılmasında toplumun menfaatil olan konulara ilişkin görüş beyan edilmesinin örgüt üyeliği suçlamasına delil olarak kullanılamayacağına hükmetmiştir.
İdari makamlar, savcı ve mahkemeler tarafından özellikle Gülen Hareketi’ne bağlı kurumlarda çalışma nedeniyle, Bank Asya’ya da hesabının bulunması hasebiyle veya başkalarıyla içeriği tespit edilemeyen telefon görüşmeleri gerekçe gösterilerek haklarında karar verilip haksızlığa uğradığını düşünenlerin hazırlanan bu dilekçeyi ilgili kuruma vermeleri ve AİHM gerekçesi doğrultusunda yeni karar tesis edilmesini istemelerinde hukuki yararları vardır.
ÖRNEK DİLEKÇE-4
AIİHM Taner Kılıç Kararının Yargılama Dosyasına Sunulmasına Dair Dilekçe Örneği
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 31/05/2022 tarihinde açıkladığı Taner Kılıç/Türkiye başvurusu ile ilgili kararında, başvurucunun tutuklanmasına dayanak olarak mobil telefon hattında Bylock isimli programı kullandığına ilişkin iddia, bunun yanı sıra Zaman Gazetesi gibi yayınlara abone olması, kız kardeşinin Zaman Gazetesinin editörüyle evli olması, çocuklarının KHK ile kapatılan özel okullarda okuması ve Bank Asya isimli özel bankada var olan mevduat hesabında parasal hareketlerin dayanılmış olmasını değerlendirmiş ve önemli bir ihlal kararı vermiştir.
Bu verilere dayanılarak hakkında tutuklama veya başkaca tedbir kararı verilen, hapis cezasına çarptırılan, bu iddiaların delil olarak kullanıldığı davalarda yargılanan, bu verilere dayanılarak görevinden uzaklaştırılan veya sözleşmesi feshedilen kişilerin bu kararı yargılama dosyasına sunmalarında hukuki yararları vardır.
ÖRNEK DİLEKÇE-5
AYM Harun Evren Kararının Yargılama Dokyasına Sunulmasına Dair Dilekçe Örneği
Anayasa Mahkemesi 13/4/2022 tarihli Harun Evren 2020/17037 kararında, Bylock kullanımına ilişkin iddiaların delil olarak kullanıldığı mahkeme ve hakimlik kararlarını doğrudan ilgilendiren önemli bir ihlal tespiti yapmıştır.
Buna göre Bylock’la ilgili bilgiler dosyalara “Tespit ve Değerlendirme Tutanağı” (TDT) adı verilen bir tutanakla girmekte ve bu tutanağın içinde; sanığın ID numarası, şifresi, kimlerle görüşüp, kaç mesaj ve mail alıp gönderdiği, kaç gruba dâhil olduğu ve görüşme içerikleri gibi bilgi ve iddialar bulunmaktadır. Ancak bu tutanak dışında Byloc verileri ile ilgili hususlar dosyalara gönderilmemektedir. Sadeci TDT tutanağı delil olarak kabul edilerek hüküm ve kararlar oluşturulmakatdır.
AYM içtihadında yer verildiği şekilde, soruşturma veya yargılama dosyalarında Byloc TDT tutanakları dayanak alınarak mağdur edilen tüm mağdur ve vekillerinin, AYM’nin bu kararını dosyalarına sunarak talepte bulunmalarında hukuki yarar vardır.