6 ŞUBAT DEPREMİ OLARAK ADLANDIRILAN ve ESASINDA 10 VİLAYETİ ETKİLEYEN DEPREM FELAKETİNDEN SONRA İDARİ YARGI BOYUTUNDA YAPILMASI GEREKENLER ve HUKUKİ SÜREÇ
- Ana Sayfa HaberleriAna Sayfa SliderMakale ve Haberler
- Şubat 12, 2023
- 7 Dakika Okuma Süresi
6 ŞUBAT DEPREMİ OLARAK ADLANDIRILAN ve ESASINDA 10 VİLAYETİ ETKİLEYEN DEPREM FELAKETİNDEN SONRA İDARİ YARGI BOYUTUNDA YAPILMASI GEREKENLER ve HUKUKİ SÜREÇ[1]
Emre Tan[2]
1-) a. Depremde vefat edenler veya yaralananlar,
b. Yıkılan veya hasar gören binalar,
c. Depremden önce ve sonrasında alınması gereken önlemlerin ve yapılması gereken görev ve hizmetlerin eksikliği,
Sebeplerinden ötürü memurlar ve müteahhitlerin ceza sorumluluğu, delil toplama ve delillerin kaybolmasını önleme gibi hususlar adli yargı kapsamında kalmaktadır. Bu yazımız ise idari yargı boyutuyla depremzedelere ve avukatlara yönelik olarak hazırlanmıştır.
2) Afet dolayısıyla afetzedelere devlet tarafından yapılacak yardımlarla ilgili mevzuat 7269 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelikleridir.
3) Afet sebebiyle kendilerine ait konutları yıkılan, yanan veya oturulamayacak derecede ağır hasar gören afetzede aileler hak sahibi sayılırlar ve bu ailelere devlet tarafından yeniden konut yapılır veya kendileri yapabilmeleri için konut kredisi verilir.
4) Bu Kanun uyarınca İl Afet ve Acil Durum Müdürlüleri, hak sahibi olduğunu iddia edenlerin başvuru yapabilmesi için genel bir ilan-duyuru yapacaklar ve başvuru için 60 gün süre vereceklerdir.
5) AFAD ın E-Devletteki resmi bilgilendirmesine bakıldığında, bu depremle ilgili olarak hak sahipliği başvuruları henüz başlamamıştır. Başvurular açıldıktan sonra süresi içerisinde başvuru yapılması çok önemlidir. Başvurular E-Devlet üzerinden de yapılabilmektedir.
6) Eş zamanlı olarak İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri, arama-kurtarma çalışmaları tamamlandıktan sonra hasar tespit çalışmalarına başlayacaklar, binaları tek tek gezerek her yapı ile ilgili ayrı ayrı Hasar Tespit Tutanağı (Raporu) düzenleyeceklerdir. Hak sahipliğinin kabulünde işte bu raporlar dikkate alınacaktır.
7) Hasar Tespit Raporları ilgililere tebliğ edilecektir. Tebliğ edilen ilk raporlar nihai rapor değildir. Bu raporlara karşı 30 gün içerisinde itiraz edilebilir. İtiraz süreci tamamlandıktan sonra raporlar neticelenecektir.
8) Burada çok önemli bir konuyu arz etmek istiyorum. Hasar Tespit Raporlarına karşı dava açılamaz. Lütfen bu raporlara karşı dava açmayınız. Bu raporlar kesinleşseler dahi bunlara karşı dava açılamaz. Zira idari yargıda ancak kesin ve yürütülmesi gerekli işlemlere karşı dava açılır. Hasar tespit raporları bu kabilden değildir. Bu raporlara karşı dava açmak boşu boşuna harç, avukat ve mahkeme masrafı yapmanıza ve idare mahkemelerini de boşu boşuna uğraştırmanıza sebebiyet verecektir.
9) Raporlara itiraz süreci tamamlandıktan ve Hasar Tespit Raporları neticelendikten sonra hak sahipliği incelemeleri sürecine geçilecektir.
10) Hak sahibi olarak kabul edilenlere bu husustaki karar tebliğ edilecek ve Devlet tarafından ya yeni bir ev yapılacak veyahutta ev kredisi verilecektir.
11) Hak sahibi olarak kabul edilmeyenlere ise bu husustaki karar yine tebliğ edilecektir. İlgililer bu kararın tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde idare mahkemelerine başvurarak, bu kararın iptali için dava açmalıdırlar. Bir daha hatırlatalım ki, Hasar Tespit Raporuna karşı değil, Hak Sahipliği Kararına karşı dava açılmalıdır. Zira kesin ve yürütülebilir işlem Hak Sahibi olarak Kabul Edilmeme kararıdır.
12) Osmaniye ve Kilis hariç depremden etkilenen 10 vilayetin 8 inde idare mahkemesi vardır. Osmaniye ili Adana idare mahkemesine bağlı, Kilis ili ise Gaziantep idare mahkemesine bağlıdır.
13) Günü geldiğinde ve talep olursa değişik formüllerde şablon dava dilekçelerini hazırlayarak ilgilenenlerin kullanımına sunmaktan memnuniyet duyarım.
14) Afetzedeler için bir önemli konu da belgelendirme konusudur. Mülkleriyle ilgili tapu belgelerini, veraset ilamlarını, tapu tahsis belgelerini hak sahipliği dilekçelerine eklemeleri gerekecektir.
15) Hak sahibi olarak kabul edilebilmenin bir başka şartı da, yıkılan veya ağır hasar gören yapının, depremden önce içerisinde oturulacak vaziyette tamamlanmış olmasıdır. Tamamlanmamış, içerisinde oturulmayan yapıların sahipleri geçmişte hak sahibi olarak kabul edilmemiştir.
16) Bu sebeple afetzedelerin konuta ilişkin elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi faturaları da gerek hak sahipliği dilekçesine ve gerekse idare mahkemesine dava açarken dava dilekçesine eklemeleri faydalı olacaktır. Öte yandan, yıkılan yapının depremden önceki ve sonraki halini gösteren fotoğraf ve video kayıtları da oldukça faydalı olacaktır. İdare mahkemeleri, gerekirse keşif yapmak suretiyle bu davalara karar vereceklerdir.
17) İdare mahkemeleri kararlarına karşı son temyiz mercii Danıştaydır. Geçmişte bu davalara Danıştay 11 ve 14. Daireleri bakmış ise de, bilahare bu dairelerin kapatılması sebebiyle Afet Mevzuatına artık Danıştay 6. Dairesi tarafından bakılmaktadır. (Bu kısım avukatlar için yazılmıştır)
18) İdare mahkemelerinin kısa süre içerisinde bu denli büyük dava yükünün altından kalkabilmeleri mümkün değildir. Bu sebeple HSK tarafından bunun için çözüm yolları bulunmalıdır. (Bu kısım HSK için yazılmıştır)
19) İl Afet ve Acil Durum Müdürlüklerinin yaptığı hasar tespit çalışmalarına veya idare mahkemelerinin keşiflerine katılan inşaat mühendisi veya fen memurlarına, bölgenin depremden önceki hava fotoğraflarını da incelemeleri önemle tavsiye olunur. Hava fotoğrafları askeriyeden temin edilebilir. Bu mümkün olmazsa bile en azından Google Earth fotoğrafları bir an önce alınarak arşivlenmelidir.
Zira 2003 Bingöl Depremi’ne yönelik olarak baktığımız davalarda sayıları az da olsa bir kısım müteahhitlerin yapıları deprem öncesinde subasman seviyesinde olduğu halde, yani depremden önce yapı henüz tamamlanmadığı halde şahsi çabalarıyla ilgili ekiplere tamamlanmış ve depremde yıkılmış bir bina gibi tutanak tutturulduğu olayları ile karşılaşılmış ve memurlar hakkında suç duyurusunda bulunulduğu gibi müteahhidin hak sahipliği davası da reddedilmiştir.
Keza 2010 Elazığ-Sivrice depreminde sayıları az da olsa bazı köylerde, kerpiç ev deprem sebebiyle yıkılmadığı halde evin direklerine ip bağlayarak traktörle çekmek suretiyle evin depremde yıkıldığı görüntüsünün verilmeye çalışıldığı olay yerine götürdüğümüz bilirkişilerce tespit edilmiştir.
İnancımıza göre “hak” kutsal ve “hak sahipliği” de kıymetlidir. Bu sebeple devletin zaten kıt olan olanaklarının gerçek hak sahiplerine gitmesi de ayrıca önem arz etmektedir. (Bu kısım bilirkişiler için yazılmıştır).
20) İl Afet ve Acil Durum Müdürlüklerine başvuru yapan vatandaşlar, gerek buraların internet sitelerinden ve gerekse E-Devlet üzerinden başvurularını kısa zaman aralıklarında kontrol etmeli ve takipsiz bırakmamalıdırlar. Tebligat hususunda da uyanık davranmalı, mutlaka E-Mail yoluyla da karar örneği istenmeli, telefon numaraları mutlaka İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğüne verilmelidir.
[1] Sınır Tanımayan Hukukçular Derneği’nce, 6 Şubat 2023 Depremi sebebiyle depremzede ve avukatlarına yardımcı olabilmesi amacıyla idari yargı boyutunda mümkünse kısa sürede bir Bilgilendirme Notu hazırlamamın rica edilmesi üzerine iş bu not hazırlanmıştır. 1 saat zarfında hazırlanmış olup herhangi bir akademik yönü yoktur. Hukuki dilden ziyade afetzedelerin anlayabileceği bir üslup tercih edilmiştir. İlerleyen zamanlarda konuyla ilgili çok daha kapsamlı akademik çalışmaların yapılması gerekmektedir.
[2] İdare Hukukçusu